Bitti Bitti Sonunda....

Evet belki çok uzun ara verdim,ama hem ehliyet yazılı sınavım bitti hemde gözümde çok büyüttüğüm bir arkadaşımın 40 kişilik daveti için yaptığım ikramlar bitti.Ehliyet sınavının yazılı olanı bitti ama ay sonu sürücü sınavım var umarım oda bir çırpıda biter ve bu işi yüzümün akı ile başarırım...Geçen haftadan itibaren sürücü eğitimlerine başladım ve o köprüden defalarca üzüntü ile geçtim.Size çok fazla bahsedip canınızı sıkmak istemiyorum ama kısaca biraz bilgi vericem en azından kayıplar bulunana kadar tabii oda bulunursa...Çünkü işler hiçde bildiğiniz gibi değil.
Ben haklıydım, ben demiştim demesem okadar memnun olurdum ki....size daha önce bahsetmiştim minibüsün o bloğun altında olmadığını.Boş yere günlerce ,çaresizce kayp yakınlarının acılarını,dinmeyen gözyaşlarını görmezden gelip yıkılan bloğa kadar harfiyat döküp oraya ulaşalım yok çekici gelsin,olmadı başka çekicide gelsin,bu halat yetmez daha fazlasına ihtiyaç var.var var var...öyle bozuk bir koordinasyon,etkisiz bir iletişim insanlar arasında,bilgisizlik ve cahillik...Ne diyeyim aslında okadar çok şey söylemek istiyorum ki...İçimden haykırmak geliyor.Yazık değilmi o canlara,kayıp yakınlarına  ve bol bol kullandığınız ZAMANA.Suyun içini defalarca tarandı dendi helikopterler yukarıdan taradı dedi,sinyaller o bloğun altından geldi dendi ee ne oldu da....Bakanlar gelince defalarca baktık dediğiniz  kum ocağının önünde saatlerce arama yaptınızda minibüsün bir parçasına rastladınız...Bu Türkiye'de neden herşey büroksi ile yürüyor...Hem yavaşlar hemde üst düzey biri gelmeden hiç bir şey yapmıyorlar...Köprüden defalarca geçdim dedim,ana haber olmak üzere NTV,CNN TÜRK VE KANAL67(Zonguldak yerel tv)hep takip ettim.Şöyle bir gözlemim oldu...Dalgıçlar,afet ekipleri günlerce minibüsün olduğu noktada defalarca arama,tarama yaptılar burda yaşadığım için az çok gezdikleri noktayı minibüsün çıktığı noktayı biliyorum.Yok bir iz yok hatta afet ekibi başkanı minibüsün bazı görgü tanıklarının ifadesi ile sürüklendiğini ve battığını gördüğünü ifade etmişti.Peki neden ve o gün Bakanların geldiği gün sadece orda arama yapıldı?Hatta bir yandan ikramları hazırlıyorum bi yandan da gözüm tv de kendi kendime dedimki yine göz boyuyorlar hani oralar defalarca taranmıştı neden bakanlar geldi diye sırf bakın işte elimizden geleni yapıyoruz derler gibi gözümüze sokar gibi bütün gün aynı yerde sopaları suya sokup çıkarıyolar öğlen hatta kendime dedimki incecik o sopayla olacak işmi ....ama işte günler önce yapmaları gereken şey demekki bu olmalıymış orda minibüse ait olduğunu düşündükleri parçayı buldular.Ve 6 gün boyunca saat 6-7 de paydos ettiklerinin aksine saat 10.30 kadar çalıştılar  ve çıkardılar minibüsü ve 3 cansız bedeni .Açtılar çekicilerin farlarını paşa paşa gecede çalışabildiklerini gösterdiler.Ama ne oldu biliyormusunuz bu olay sadece minibüsden ibaret miş gibi o çıktıktan sonra burda ne bir tv aracı kaldı nede boş boş gezen insanların kuru kalabalıkları,hatta ne tv de nede gazetede bu olay etkisini kaybedip kimsede bahsetmez oldu. Dün akşam yemeğe dışarı çıkmıştık caddeden bir kamyonetin üzerinde kurtarma botunu gördüm.Eşime dedimki  arama-kurtarma bitti dedim olurmu  hiç dedi daha 9 can var o çamurun içinde,bak görürsün dedim ve dediğim yine çıktı.Köprüden geçerken baktım suda hiç arama yoktu,Kızılay çadırının önünde bir aile var köprünün yıkıldığı yerde de yeni köprü için çalışmalar başlamış.Geçmiş olsun ...
Zaman zaman gelişmelerden bahsedicem ama şimdilik bu kadar...Şimdi gelelim benden haberlere.
Evet beklediğimiz gün geldi arkadaşımın daveti ve benim sınav günüm aynı gün oldu.Birde o güne bir arkadaşımda benden 2 tane cheesecake istemisinmi....Güzel bir çalışma programı yaptım alışveriş ve günler önce başlayarak yavaş yavaş hazırlandım.Perşembe günü başladım hazırlıklara sınava giriş saatinden yarım saat önce bitirdim.Ama herşey istediğim gibi oldu hem arkadaşımı mağdur etmedim hemde kendimce bir sınav verdim.2 si ikram (hediye)olmak üzere 11 çeşit hazırladım.Diğer arkadaşımında cheesecakelerinide sayarsak 14 çeşit yapmışım.İlk gün eşime dışarıdan yemek getir dedim ama cuma günü evede yemek yaptım o işimin arasında...Neler yaptığımı tek tek yazmayacağım size ama bir kaç fotoğraf çektim onları göstericem mümkün değil  yoksa o yetiştirme çabası içinde fotoğraf çekmek.
Aslında ilk defa denediğim bir tatlı vardı ondan bahsedip tarifini vermek istiyordum ama onuda unutmuşum.Ama dedim ya zamanla yarıştım.Çoğu zaman yorgunluktan uyuyamadım.

Elmalı kurabiyeleri bu aralar çok moda olan kafes poğaça gibi katladım hatta bize 2 tane ayırıp içine nutella koydum sonuç harikaydı...

Çocuklara benim daha önce paylaştığım kaplumbağa poğaça ve genellikle müşterilerime çocuk misafirleri için yaptığım şekerli mini pastalar.

Bu bildiğimiz bir kakaolu kek fırın tepsisinde pişirip bardakla kesiyoruz ve üstüne ister çikolata sosu yada puding yapıyoruz ve çocukların çok sevdiği şekerlerle süslüyoruz.

Çay kurabiyesi, aylar önce arkadaşımla menüyü oluştururken(bu davet şubat ayında olacaktı ama bankacı oldukları için eğitime gittikleri için doğru zaman 14 nisana karar verildi)iki renkli kurabiyeye karar vermiştik çok uzun saatler oturulacağından çayın yanına iyi bir arkadaş olacaktı.Bu tarif bir kaç yıl önce çıkarılan bir İtalyan yemeklerini kapsayan bir dergiden fakat yayından kaldırıldı çok özel çok güzel tarifler oluyordu...Kurabiyenin adı SABLEES BICOLORI AL CACAO(KAKAOLU İKİ RENKLİ SABLE BİSKÜVİSİ)adı üzerinde bisküvi kadar sert oldu ama bence ve yiyenlerde çok beğenmişler.Eğer evde bulunsun kavanozda dursun çayımın yanında yer çat kapı gelen arkadaşım olursa onada ikram ederim diyorsanız buyrun.
SABLEES BICOLORI AL CACAO(KAKAOLU İKİ RENKLİ SABLE BİSKÜVİSİ)ÇAY KURABİYESİ
150 gr buğday nişastası
225 gr pudra şekeri
600 gr un
1 paket vanilya
1 fiske tuz
450 gr tereyağı
1 yumurta akı  içine ve...
iki kurabiyeyi yapıştırmak için 1 yumurta akı(gereklimiydi evet daha önce denediğimde istediğim görüntü olmamıştı)
kurabiyenin yarısı için 2 yemek kaşığı kakao tam olarak bu miktarda çikolata gibi renk oluyor.
Evet şimdi gelelim nasıl yapıldığına biraz zahmetli ama yaparken ben zevk alıyorum eğer sizde uğraşır yaparım derseniz...
Önce nişasta ve şekeri bir kapta karıştırın sonra unu ve yağı vanilyayı yavaş yavaş katın toplanmaya başlayınca 1 yumurta akını ilave edin yumurta akı hamurun nemli olmasını ve kolay toplanmasını sağlıyor.Sonra hamuru çok sıkmadan ama seri olarak yoğurun ve yarısını ayırın kakao katın onuda yedirin.İşte size istediğiniz gibi şekiller vereceğiniz ve oyun hamuru gibi oynayabileceğiniz bir hamur...Kızım bir ara anne bende yapayım dedi ama sipariş olunca izin vermedim daha önce onunla beraber yapmıştık:)))Elime bir parça beyaz hamur aldım hafif açtım kare oldu diğer kakaolu hamurdan aynı ölçüde parça aldım onuda açtım arasına yumurta akı sürdüm ve rulo yaptım.Mozaik olanı yapmak için yine üst üste yapıp 1 parmak kalınlığında kesin bir beyaz hamur yanına kakaolu beyazın üstüne kakaolu parca kakaolu hamurun üstünede beyaz hamur koyup elinizle düzeltin ve yine 1 parmak kesin mozaikler olmuş oalacaktır.Ama burda bir püf noktası var hamurları üst üste koyduktan sonra sertleşmesi için buzdolabında bekletin bu süre 15 dakikayı aşmasın çıkınca daha iyi keseceksiniz.Çiçek kurabiyeleride değiş tokuş yaptım Aynı kalıbın iki farklı boyutu olmalı.Eğer yoksa ortasını şişe kapağı ilede boşaltırsınız...Mutfakta çareler tükenmez:)))
Benden şimdilik bu kadar ben geçen hafta ara verdiğim spora gitmeliyim.
Bu tarifimi 'Çay Kahve Bahane etkinliğine'ev sahipliği yapan pastaelinehttp://pastaeli.blogspot.com/ ve '' 74.hafta Porselen Demlik Çay Saatine''ev sahipliği yapan paşasoframa http://pasasofram.blogspot.com/gönderiyorum ikisinede başarılar...Tarifler bol ve güzel bakın derim...